Sen talebesin, ilk defa bir lokantaya giriyorsun galiba
1959 da Denizli H.Salih Balci Kuran kursunda hafızlığa çalışıyorum. Pazar günü izine çıkan zengin çocukları döndüklerinde yatakhanede dış elbiselerini çıkarırken “bir şöbiyet yedim amma şöyle lezzetli, öbürü ben suppangele yedim” benzeri konuşmalar yaparlar ben de imrenerek dinlerdim.
Çünkü babam arada sırada 2.5 lira gönderirdi. Bir pazar günü yanıma arkadaş almadan Lise caddesinde mütevazı bir lokantaya girdim. Birsey OLURSA kaçıverecek gibi girişte sağdaki ilk masaya oturdum. Fiyat listesine baktım hem ucuz hem de adı değişik. Dönüşte bende “Bir komposto yedim amma” diye hava atarım düşünceyle yanıma gelip buyur diyen garsona “Komposto ver” dedim.
Gitti ustasıyla bir şeyler konuşuyorlardı. Kendi kendime bir suç mu işledim acaba diye düşünürken orta yaşlı önlüklü bir adam iki tabakla yanıma geldi tabakları masanın üzerine koydu. birisi pirinç pilavı diğeri hoşaftı.
Bana: “Sizin köydeki hoşaf burada komposto oldu. Bu pilavla yenir, zannederim sen talebesin ve ilk defa bir lokantaya giriyorsun. Pilav benden afiyet olsun” demişti. Hiç unutmadım.
Alıntı: Halil Yavuz
